8 Haziran 2016 Çarşamba

Düşünüşle yaşayışımız arasındaki zaman farkı

Sevgili Dost,
Şu günlerde "İyi misin?" sorusunu herkes aynı şekilde cevaplıyor. "Bu ortamda ne kadar iyi olunabilirse o kadar iyiyim." İç karartıcı haberler birbiri üstüne bir felaket kolajı gibi yapışıyor. Yapışıyor da çantasını çaldırmamak için trenle peron arasına sıkışıp parçalanan kadın, akşam yemeğini iştahla yememize mani olamıyor. Ormanlara atılan mazlum cesetler, izleyeceğimiz bir futbol maçının keyfine gölge düşürmüyor. Sevdiğimiz insanlara karşı yapılan büyük haksızlıklar karşısında bile, dudaklarımızdan ancak birkaç zayıf cümle dökülebiliyor. Üzüntü kalbe inemiyor, kalp buğzedemiyor. 

Sevgili Dost,
Bir bedenin organları gibi olduğumuz söylenmişti bize ve biz buna inanmıştık. Çünkü bu sözün sahibi Peygamberimizdi. Vücudumuzun bir parçasının geçirdiği rahatsızlık hani bütün vücudu ateşler içinde bırakacak, bütün vücut bu rahatsızlıktan elem duyacaktı? Kol kesilirken dudak gülüyor, ayak kesilirken kollar el çırpıyor, bir göz oyulurken diğer göz futbol maçı izliyor. Bir cinnet olmalı bu!

                                                                                        A.ALİ URAL
                                                                           Posta Kutusundaki Mızıka

1 Haziran 2016 Çarşamba

İmkan-sız

İmkansız gibidir bazı hayaller, gerçekleştiği an "mucize" sayılan. Benim de var imkanlı ama mucize gerektiren hayallerim. Bense inadına hayal ederim. 40 kere hayal edersen olur diye bir şey yok tabi ki sadece gerçekleşmesini umarak, inatçı yanımla kendimi gaza getirdiğim taktiklerimden birisi bu.

Yine bir gün mucize beklerken söyleyiverdim " Adımın anlamı bile mucizeyken, ne demek imkansıza inanmak?" diye. Bir daha da hiç unutmadım bu sözümü, bu sözü söylettiren o an'ı..  Hatta üzerine çok da düşündüm. İmla kurallarıyla oynadım o "-sız" ekinden kurtulabilmek için. Teoride bunu başardım ama mesele pratikte başarmaktı. Ve pratikte başarmak hiç de kolay değildi. Hızlıca akıp giden zamanda bol çabaya ihtiyaç vardı. Bu ihtiyacın yanında bulunması gereken tek şey de sabırdı..

Şimdiyse, her zaman ki gibi hayallerle dalıyorum uykuya, bir gün gerçekleştiğini görebilmek umuduyla..