Şu an okuduğum kitap Yevgeni Zamyatin'in bir distopyası. "Biz".
"Biz milyonlar her sabah aynı saatte, aynı dakikada tek vücut uyanırız. Tek bir milyon olarak aynı saatte çalışmaya başlar, tek bir milyon olarak aynı saatte işi bitiririz. ..aynı dakikada gezmeye çıkar, salona gider, egzersiz yapar ve uyumak için ayrılırız."
Onun distopyasında "tek bir milyon" olarak hareket etmek ideal bir yapı değil, evet. Asıl ideal olanlar mutluluğun sırrını bulma peşinde olan ütopyalarda. Peki sizin ütopyanız nasıl? Herkes özgür mü olsun isterdiniz, ortak bir mutluluğu yaşatabilmek için? Caydırıcı cezalar mı koyardınız, suçların tekrarlanmaması için? Eğitim mi önceliğiniz olurdu, eğitimli insan hata yapmaz diyerek? Yoksa asker mi yetiştirirdiniz, tüm dünyayı fethedecek? Statü farklılıkları olur muydu, yoksa herkes eşit mi olurdu? Herkes memnun olur muydu işinden, evinden? Saygı duyulur muydu herkesin inancına, yoksa herkes tek inanca mı sahip olmalıydı kargaşa çıkmaması için? Teni, saçı, gözü farklı renklerde olur muydu insanların, yoksa kimse kimseyi kıskanmasın, küçük görmesin diye aynı özelliklere sahip kişilerden mi oluşurdu ütopyanız? Betonlardan binalarla mı kaplı olurdu manzaranız, bilir miydiniz doğanın, denizin kıymetini? Ne kadar önem verirdiniz bilime? Atom bombası üretip nesiller boyu insanlara zarar verir miydiniz? Tüm işi yapan robotlar üretip, insanları boş boş oturmaya mı terkederdiniz? Mutlu edebilir miydiniz insanları, isyan etmek yerine şükretmeye ikna edebilir miydiniz? Çatışmak yerine anlaşmaya davet eder miydiniz onları? Sahi barıştan mutluluktan söz eden çok, gerçekleştirebilir miydiniz bunu ütopyanızda?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder